Yazar:
Azgelişmişlik Üstünlüktür kitabının metinlerinin bir kısmı 1995 yılında Dergâh dergisinde ve diğer kısmı da 1996’da Ülke dergisinde yayımlandı. Bu metinler “Müslümanların Batı karşısında geri kaldığı” söylemine itiraz etmektedir.
Müslümanlar Osmanlı’nın yenilgilerini askerî teknolojide geri kalmışlık ile izah ettiklerinden 1699 Karlofça Anlaşması’ndan itibaren yenileşme arayışına girdiler. Batı’nın teknolojisini almak ve Osmanlı-Türk devlet sisteminin eğitim, iktisat, idare, hukuk teşkilatlarını Batılılaştırmak aydın/bürokratların amacını oluşturdu.
Türk aydınlarının uygarlık seviyesini yakalamak uğruna teknolojinin özündeki kötülüğü sorgulamayan programları uygulamaya koyması, toplumun geleneksel yapısında çözülmelere yol açtı.
Teknoloji, insan eylemi olduğuna göre, etiğin konusu içindedir, etiğin meselesidir. İnsanlığın kitlesel kullanımına açılan teknolojiler ahlâk değerlerini hayattan söküp atmakta, fıtratı değiştirmekte ve insanlığın yeryüzüne sorumluluk etiği ile yaklaşmasını engellemektedir.
Azgelişmişlik Üstünlüktür kitabı işte Türkiye’nin bu üç yüz yıllık “Batı’ya yetişme” paradigmasının hatalarını göstermek; teknoloji ithalinin ve onun ardındaki bilim zihniyetine boyun eğmenin Müslüman toplumları değiştireceği, İslâm ahlâk değerlerinden yalıtacağı tezini savunmak için yazıldı.
Az Gelişmişlik Üstünlüktür
Azgelişmişlik Üstünlüktür kitabının metinlerinin bir kısmı 1995 yılında Dergâh dergisinde ve diğer kısmı da 1996’da Ülke dergisinde yayımlandı. Bu metinler “Müslümanların Batı karşısında geri kaldığı” söylemine itiraz etmektedir.
Müslümanlar Osmanlı’nın yenilgilerini askerî teknolojide geri kalmışlık ile izah ettiklerinden 1699 Karlofça Anlaşması’ndan itibaren yenileşme arayışına girdiler. Batı’nın teknolojisini almak ve Osmanlı-Türk devlet sisteminin eğitim, iktisat, idare, hukuk teşkilatlarını Batılılaştırmak aydın/bürokratların amacını oluşturdu.
Türk aydınlarının uygarlık seviyesini yakalamak uğruna teknolojinin özündeki kötülüğü sorgulamayan programları uygulamaya koyması, toplumun geleneksel yapısında çözülmelere yol açtı.
Teknoloji, insan eylemi olduğuna göre, etiğin konusu içindedir, etiğin meselesidir. İnsanlığın kitlesel kullanımına açılan teknolojiler ahlâk değerlerini hayattan söküp atmakta, fıtratı değiştirmekte ve insanlığın yeryüzüne sorumluluk etiği ile yaklaşmasını engellemektedir.
Azgelişmişlik Üstünlüktür kitabı işte Türkiye’nin bu üç yüz yıllık “Batı’ya yetişme” paradigmasının hatalarını göstermek; teknoloji ithalinin ve onun ardındaki bilim zihniyetine boyun eğmenin Müslüman toplumları değiştireceği, İslâm ahlâk değerlerinden yalıtacağı tezini savunmak için yazıldı.